SİENA: TARİH KOKAN ŞEHİR
Siena şehrin girişinden itibaren
kimliğini ortaya koyan UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınmış
bir şehir. Klasik Orta Çağ mimarisinin en iyi örneklerinden biri olduğunu
söyleyebiliriz. Şehrin girişinde kemerli bir kapıyla karşılıyor bu şehir
bizleri ve o kapıdan geçer geçmez labirent gibi sokaklarının içine çekiyor. Kırmızı
tuğla yapı malzemesinin ilk kullanıldığı şehirmiş Siena. Bu yüzden şehirdeki
bütün binalarda hep bu malzeme kullanılmış. Bolonya ile bu açıdan
benzeşiyorlar. Ama şehrin genel havasına baktığımızda Siena çok daha mistik bir
havaya sahip. Siena’ya girerken aracımızı giriş kapısında park edip yürüyerek
devam ediyoruz.
Şehrin en önemli alanları Siena
Katedrali ve Piazza Del Campo Meydanı. Bu meydan yuvarlak ve merkezden çevreye
doğru hafif eğimli bir pelerini andırıyor. Meryem Ana’nın pelerinini
simgeliyormuş zaten.
Meydanın çevresinde at yarışı pisti mevcut. Her
yıl iki kez düzenlenen geleneksel yarışlar “Palio Di Siena” olarak
biliniyor. Bilinen pistlerin aksine toplanma ve seyir alanı meydanda, yarış ise
meydan çevresinde gerçekleşiyormuş.
Eğimli bir alan üzerine kurulmuş
olan Siena bizi adeta 1300’lü yıllara götürüyor. Sokaklarında dolaşırken
çeşitli hayvan figürleri görüyoruz. Her semti temsil eden bir figür varmış. Kartal, Tırtıl, Salyangoz, Baykuş, Ejderha,
Zürafa, Kirpi, Tek boynuz, Dişi Kurt, Deniz Kabuğu, Kaz, Dalga, Kara Panter,
Orman, Tosbağa ve Kule.. Geleneksel olarak düzenlenen
at yarışlarında her semt yarışçısı kendi figürüne ve rengine uygun giyinirmiş.
Siena’daki diğer bir önemli konu
ise 1240’lı yıllardan itibaren tıp ve hukuk alanında eğitim veren dünya çapında
ün yapmış Siena Üniversitesi’nin bulunması. Üniversitede eğitim devam ediyor.
Zaten bu şehirde insanı hayrete düşüren şey tarihi yapıların koruma kullanma
dengesine uygun olarak kullanılmaya devam edilmesi. Piazza Del Campo Meydanında
bulunan Belediye Binası’da bu konuda verilebilecek en güzel örnek.
Siena’da gezerken belli bir süre
sonra duvarlar üstümüze üstümüze gelmeye başladı. Tamam, iyi hoş ta hiç
yeşillik yokmuş diyorduk ki, varmış gördük. :) Buram buram tarih kokan bu
ortaçağ şehri, kesinlikle görmeye değer.. :)
Yorumlar
Yorum Gönder